Randevu Alımı
info@macitbitargil.com
Bizi Sosyal Medyadan Takip Edebilirsiniz
Menu
Randevu Alımı
info@macitbitargil.com
Kalbin kendisini besleyen koroner arter aort damarının verdiği ilk daldır. 1 ila 3 mm aralığında çaplara sahip olan koroner arterler sağ ve sol olmak kaydıyla iki tanedir. Görevleri ise kalbin beslenmesini sağlamaktır.
Kalbin beslenmesi görevini yerine getiren koroner arter damarlarda herhangi bir nedene bağlı olarak darlık ya da tıkanmalar meydana geldiğinde kalbin yeterince beslenememesi ve normal fonksiyonlarını yerine getirememesi söz konusu olur.
Bunun sonucunda hastada kendini göğüs ağrısı şikayeti ile belli eden miyokard enfarktüsü ( kalp krizi ) tablosu gelişebilir.
Kalbin beslenmesini sağlayan koroner arterlerin yani atar damaların tıkanması nedeniyle uygulanan cerrahi prosedüre koroner bypass ameliyatı denilir. Koroner bypass ameliyatı esnasında hastanın göğüs atar damarı, ön kol arteri, bacak toplardamarı gibi kendi damarları tıkanıklık olan bölgede kullanılarak kalbin kan dolaşımı yeniden sağlanır. Bypass esnasında vücudun çeşitli yerlerinden tedarik edilen bu damarlar ise alındıkları yerde fonksiyon kaybına neden olmazlar.
Koroner bypass ameliyatı iki farklı yöntemle uygulanır. Ameliyatın hangi yöntemle uygulanacağı yapılan değerlendirmeler sonucunda hasta özelinde belirlenir.
Durdurulmuş kaplte bypass yönteminde kalp tamamen durdurulur. Vücuttaki dolaşım bir kalp pompasıyla sürdürülürken damarlara köprüleme işlemi gerçekleştirilir. Bu yöntemde kalp pompası hastanın akciğerleri ve kalbi tarafından gerçekleştirilmesi gereken görevleri üstlenir. Böylece gerekli prosedürler gerçekleştirilirken beyin diğer organlara ihtiyaçları olan kanın pompalanması sağlanmış olur.
Çalışan kalpte bypass yönteminde ise kalp durdurulmaz. Bu nedenle ameliyat gerçekleştirilirken kalp pompası kullanılması gerekmez.
Hasta özelinde belirlenen yöntemlerin yanı sıra koroner bypass ameliyatının açık ya da kapalı cerrahi yani endoskopik yöntemle uygulanması mümkündür. Ameliyatın hangi yöntemle uygulanacağına ilişkin karar verilip hasta özelinde planlama yapıldıktan sonra anestezi uygulanır.
Koroner arter daralması sorunu yaşayan hastalardan 3 farklı tedavi alternatifi bulunur. Bunlar; ilaç tedavisi, koroner balon anjioplasti ve/veya stent uygulamaları ve koroner bypass ameliyatı olarak sıralanabilir.
Hangi tedavi yönteminin uygulanması gerektiğine ilişkin karar hastalığın durumuna göre hasta özelinde belirlenir.
En sık bypass nedeni sol ana koroner arter darlığına birden çok koroner arterde kritik darlığın eşlik etmesi durumudur.
Her cerrahi prosedür gibi koroner bypass ameliyatı da birtakım riskleri beraberinde getirir. Koroner bypass ameliyatının riskleri hastanın cinsiyeti, yaşı, yaşam tarzı alışkanlıkları ve kronik hastalıkları olup olmadığı gibi etkenlere göre değişiklik gösterebilir.
Koroner bypass ameliyatlarında yaşam kaybı riski genellikle düşüktür. Bununla birilikte hastanın yaşı, geçirilen kalp krizinin kalp kasında neden olduğu hasarın derecesi, kişinin kronik bir hastalığı olup olmadığı, diğer dokularda ve organlarda işlev kaybı olup olmadığı gibi etkenler kişi özelinde koroner bypass ameliyatı riskinin artmasına neden olabilir.
Genellikle bu ameliyatlarda ölüm riski %3 civarındadır. Ek hastalıklar ile bu riskin artması söz konusudur.
Koroner bypass ameliyatından sonra hasta yoğun bakımdan çıktığı ve solunum cihazı çıkarıldığı zaman; ameliyat sırasında bronşlarda biriken balgamın atılması amacıyla fizyoterapist yardımıyla egzersizlere başlanması gerekir. Normal şartlar altında hastalar koroner bypass ameliyatından sonra 4 ila 7 gün süreyle hastanede kalırlar. Hastanın taburcu edilmesine dair karar, bu sürenin sonunda yapılan değerlendirmeye bağlı olarak verilir.
Koroner bypass ameliyatından bir hafta sonra gerçekleştirilen kontrol sırasında hastanın genel sağlık durumu değerlendirilir. Şikayetleri incelenerek gerekli durumlarda ilaçlarında yeni bir düzenlemeye gidilir.
Eğer hastada eşlik eden obezite, diyabet, hipertansiyon gibi kronik hastalıklar bulunuyorsa kapsamlı değerlendirme yapılır.
Koroner bypass ameliyatından sonra hastanın varis çorabı kullanması gerekli görülebilir. Erken iyileşme döneminde hastaların evde kalması önerilse de yatağa bağlı kalmamaya ve doktorunun onayladığı şekilde hareket etmeye özen göstermeleri önemlidir.
Koroner bypass ameliyatından en erken bir ay sonra hastalar normal yaşantılarına kaldıkları yerden devam edebilirler. Bu dönemde hastaların araba kullanamama ya da yan dönememe gibi sorunlarla karşılaşması söz konusu olabilir. Tam iyileşmenin gerçekleşmesi için genellikle 6 aylık bir süreye ihtiyaç duyulur.
Hastanın tam olarak iyileşmesi ameliyat sırasında kesilen kemiğin ve göğüs kafesinin iyileşmesiyle birlikte gerçekleşir. Bu sürenin ardından hastalar normal günlük yaşantılarına ve iş yaşantılarına kesintisiz bir şekilde devam edebilirler.
Koroner bypass ameliyatından sonra hastaların bazı yaşam tarzı değişikliklerini gerçekleştirmesi çok önemlidir. Ameliyatın ardından pek çok hasta geçirdiği koroner bypass operasyonunun ve hastalığın ciddiyetini fark eder. Bunun sonucunda doktor tavsiyelerinin yerine getirilmesi noktasında daha dikkatli olurlar.
Koroner bypass ameliyatından sonra dikkat edilmesi gereken en önemli konuların başında eğer hasta sigara kullanıyorsa bu alışkanlığını tamamen bırakması gelir. Ağır sporsal aktivitelerden kaçınılmalı, uyku düzenine dikkat edilmeli ve hastanın fazla kilolarının olması durumunda doktor kontrolünde uygulanan bir diyetle kilo kontrolü sağlanmalıdır.
Ameliyattan sonra hasta doktorunun izin verdiği ölçüde, mümkün olduğunca günlük yaşama dahil olmalıdır. Doktoru tarafından reçete edilen ilaçları düzenli olarak kullanmalı ve sağlıklı bir beslenme programı uygulamalıdır.
Koroner bypass ameliyatı bazı hastalarda psikolojik travmaya neden olabilir. Psikolojik travmayla karşılaşan hastalarda düzenli rehabilitasyon seansları ile istenilen sonuçların kısa süre içerisinde elde edilmesi mümkündür.
Kişinin nabzında ani değişimler yaşanması kalp problemlerine neden olabileceğinden ağırlık kullanılan ya da çok yoğun tempolu ve tehlikeli mücadele sporlarından kaçınılması önemlidir.
Vücuttaki tüm kasların çalıştırmasının yanı sıra nefes egzersizi de yapılabilen bir spor olduğundan yüzme koroner bypass ameliyatından sonra tercih edilebilir. Ayrıca ameliyattan sonra doktor muayenesinin aksatılmamasına ve genel sağlık durumunun korunmasına özen gösterilmelidir.
Koroner arter hastalığının cerrahi tedavisi göğüs kafesinin açılmasıyla yapılır. Klasik cerrahide göğüs açılır, kalp ve akciğerler kalp-akciğer pompası cihazına bağlanarak kalp ve akciğerlerin devre dışı bırakılması sağlanır. Ayak, göğüs içi ya da koldan hazırlanan yedek damarlar kalp üzerinde tıkalı atardamarı by-pass edecek şekilde hastanın kendi atardamarına dikilerek kanın tıkalı damar yerine yeni takılan damarlar üzerinden ilerlemesi ve kalbi beslemesi sağlanır. Kalp ve akciğer pompa cihazından ayrılıp ameliyat tamamlanır.
Koroner arter hastalığının tedavisinde kullanılan koroner arter bypass greft cerrahisi sırasında greftlerin koroner arterlere dikilmesi için kalp geçici olarak durdurulur. Kanın vücuda pompalanması için kalbe tüpler yerleştirilir. Damarın bir ucu aortta yapılan küçük bir açıklığa diğer ucunu tıkanıklığın hemen altındaki koroner arterdeki küçük açıklığa diker ve koroner arter bypass greft prosedürü uygulanmış olur. Tıkanıklık sayısına ve yerine göre birden fazla greft ihtiyacı doğabilir. Daha sonra kalp kendi kendine yeniden çalışmaya başlar ya da yeniden başlatılması için hafif bir elektrik çarpmasından faydalanılabilir.
Koroner bypass ameliyatı ile birlikte hastalığın bilinen risk faktörlerinin ortadan kaldırılması, hastalığı durdurmasa bile önemli ölçüde yavaşlatır. Buna bağlı olarak hasta kaç yaşında olursa olsun 20 – 25 yıl hatta daha uzun bir süre boyunca kalp sorunu yaşamaksızın konforlu bir yaşam sürmesi mümkün olabilir. Elbette bu konuda kişinin genel sağlık durumu ve ameliyattan sonra doktorun tavsiyelerine ne kadar uyduğu, sağlıklı yaşam tarzı alışkanlıkları geliştirip geliştirmediği gibi etkenler de önemli olan faktörler arasında sayılabilir.
Koroner bypass ameliyatının süresi; ameliyatın gerçekleştirileceği yöntem, hastanın yaşı, genel sağlık durumu, bir başka kalp hastalığı olup olmadığı gibi etkenlere göre her hasta özelinde değişiklik gösterebilir. Koroner arter bypass ameliyatı ortalama 2 ila 4 saat sürer. Minimal invaziv cerrahi prosedürlerinin kullanıldığı ve kalp durdurulmadan gerçekleştirilen ameliyatlar ortalama 1 ila 3 saat içinde tamamlanır. Akciğer kalp pompası kullanılmadan ve kalp durdurulmadan gerçekleştirilen koroner bypass ameliyatlarının iyileşme süresi daha kısa olmaktadır. Ayrıca ameliyat riski daha düşüktür.
Koroner arter kalbi besleyen atardamardır. Kalp her kasıldığında kanın bir kısmı oksijenleşmesi için akciğere gönderilir, diğer kısmı kalpten çıkan ana atardamar olan aort damarına pompalanır. Aort damarı sol karıncıktan çıkınca dallanır ve temiz kanı tüm vücuda ulaştırır. Aort damarının ilk dalı olan koroner arter kalbin kendisini besler. Kalbin beslenmesinden sorumlu sağ ve sol koroner arterler 1 ila 3 mm çapındadır. Koroner arterlerin tıkanması ya da daralması kalbin yeterince beslenmesini ve normal fonksiyonlarını yerin getirmesini önler.
| Günler | Saatler |
|---|---|
|
Pazartesi |
09:00 - 16:00 |
|
Salı |
09:00 - 16:00 |
|
Çarşamba |
09:00 - 16:00 |
|
Perşembe |
09:00 - 16:00 |
|
Cuma |
09:00 - 16:00 |
|
Cumartesi |
Kapalı |
|
Pazar |
Kapalı |
Koroner Bypass Cerrahisi hakkında tüm merak ettiklerinizi doktorumuza sorabilirsiniz.
Annem şeker hastası ve sol bacağındaki damar tıkanmıştı.Özel bi hastaneden kalp ve damar bölümüne acil götürün dediler.Aksi takdirde kangren olma riski vardı.Şansımıza Macit Bey i bulduk.Çok ilgilendi annemle ve ameliyatını kendisi gerçekleştirdi başarılı bir şekilde.Şimdi yogun bakımda kontrol altı nda tutuyor ve her an ilgileniyo annemle.Özel bi hastanede bu kadar ilgi göremezdik sanırım.Şişli Etfal de yogun bakım çalışanlarıda çok ilgili sağolsunlar.Macit Hoca ya sonsuz teşekkürler ve başarılar diliyorum.
doç dr. macit bitargil geçtiğimiz ay bizim hayatımızı kurtardı.
araştırdıkça öğreniyoruz ki kendisi kariyer olarak okuduğu okullardan yaptığı işlere, hep zamanının ilerisinde kalmış birisi, gerçek bir hekim, gerçek bir cerrah, gerçek bir insan, başarıdan başarıya koşmuş hayatı boyunca,
hem annemin hem babamın son zamanlarını yönetmeye çalışmak üzere geçirdiğimiz 10 hastane senesi tecrübesine dayanarak söyleyebilirim ki biz böyle bir hasta yaklaşımı görmedik.