Varis farklı yaş gruplarındaki bireylerin karşı karşıya kaldığı bir kalp damar hastalığıdır. Bazı kişiler basit kılcal varislerin neden olduğu görünüm nedeniyle estetik kaygı yaşar, bazı kişiler ise ülserli varis yaraları nedeniyle cerrahi tedaviye gereksinim duyabilir.
Varis hastalığı değerlendirilirken hastanın yaşı, genel sağlık durumu, genetik risk unsurları, sigara ve alkol gibi zararlı yaşam tarzı alışkanlıkları olup olmadığı, beslenme ve egzersiz alışkanlıkları gibi faktörler değerlendirilir. Bu faktörler her hasta özelinde değişiklik gösterebildiği için standart bir varis tedavisinden bahsetmek mümkün değildir.
Hasta özelinde değişen yaklaşım kapsamında mümkün olduğu takdirde ameliyatsız varis tedavisi ilk seçenek olarak değerlendirilmelidir. Bununla birlikte varisin boyutu ve uygulanacak tedavi mutlaka alanında uzman ve deneyimli bir doktor tarafından belirlenmelidir.
Varis genellikle halk arasında çok fazla dikkate alınmayan hatta kendi kendine geçebileceği düşünülen bir sağlık sorunudur. Bu görüş tamamen yanlış olduğu gibi bazı varislerin son derece tehlikeli olması da mümkündür. Bu konuda belirleyici olan hastanın cinsiyeti, yaşı, mesleği ve yaşam tarzı alışkanlıkları gibi çeşitli faktörlerdir.
Özellikle bacaklarda meydana gelen toplardamar varislerinin tedavi edilmemesi ve önemsenmemesi durumunda ciddi tehlikeler ortaya çıkabilir. Bacaktaki kan pompalandığında geri kaçtığı sürece vücuttaki temiz ve kirli kan birbirine karışarak kalp hastalıklarını tetikleyebilir.
Ayrıca bu tür varisler yayılmakta olup damarların patlaması durumunda basit bir travmayla ciddi kanamalar meydana gelebilir. Özellikle ciltte açık yara varsa belirgin kanamalar görülebilir. Varis oluşan bölgede kaşıntı ve kaşındığında durdurulamayan kanamalar ortaya çıkabilir.
Bu tür durumların estetik bir sorundan çok kalp hastalıklarını tetikleyebilecek bir sorunun başlangıcı olduğu göz ardı edilmemelidir. Varisin ilerlememesi ve hastalığın devam etmemesi için ameliyat ile varisli damarın çıkarılması gerekliliği doğabilir.
İçindekiler
ToggleTedavi Edilmeyen Varisler Tehlikeli midir?
Tedavi edilmeyen varisler tehlikeli midir sorusuna “Evet” yanıtını vermek mümkündür. Toplardamarlardaki kan akışının bozulması sonucu damarların genişlemesi, uzaması ve kıvrılması ile karakterize bir damar hastalığı olan varis yalnızca estetik bir sorun olarak düşünülmemelidir. Aynı zamanda ciddi sağlık sorunlarına yol açması riski vardır.
Varis tedavi edilmediği takdirde ilerleyerek hayati tehlikeye neden olabilecek risklere yol açabilir. Varisli damarlar dolayısıyla ciltte iltihap, hassasiyet, kuruluk, tahriş, kaşıntı ve yanma gibi belirtiler ortaya çıkabilir.
Ayrıca varisli damarlar kan pıhtılaşmasına ve damar tıkanıklığına da sebep olabilir. Buna bağlı olarak derin veri trombozu ya da akciğer embolisi gibi hayati tehlike oluşturan komplikasyonlar gelişebilir.
Derin ven trombozu, bacak damarlarında pıhtı oluşması ve oluşan pıhtının damarı tıkaması durumudur. Akciğer embolisi ise pıhtının damardan kopup akciğerlere ulaşması ve akciğer damarını tıkaması ile karakterize ciddi bir sağlık sorunudur. Bu durumlarda şiddetli ağrı, göğüs ağrısı, kan tükürme, nefes darlığı, öksürük ve bayılma gibi belirtiler ortaya çıkabilir.
Hangi Belirtiler ve Komplikasyonlar Tehlikeli Varisin Habercisidir?
Varisin tehlikeli olduğunu gösteren belli başlı belirtiler ve komplikasyonlar şu şekilde sıralanabilir:
Bacaklarda ağrı, yanma, karıncalanma, kramp, batma, ağırlık hissi ve yorgunluk gibi belirtiler varisli damarların kan akışını zorlaştırdığını ve bacak kaslarının yeteri kadar oksijen alamadığını göstermektedir. Varisli damarların ciltte iltihap, kuruluk, yanma, tahriş, hassasiyet ve kaşıntı gibi sorunları tetiklediğine de işaret eder.
Bacaklarda özellikle ayak bileğinde ve baldırda şişlik olması, varisli damarların kan basıncını artırdığının ve sıvının dokulara sızmasına neden olduğunun göstergesidir. Ödem olarak adlandırılan bu durum zaman içerisinde ciltte yara oluşumuna zemin hazırlayabilir.
Varisli damarların ciltte kan basıncını artırması ve cildin beslenme sürecinin bozulması sonucu ciltte iyileşmeyen yaralar yani varis ülserleri ortaya çıkabilir. Ciltte iyileşmeyerek enfekte olan, kötü kokulu ve ağrılı yaralar meydana gelir. Varis ülserleri olarak adlandırılan bu durumun tedavi süreci uzun ve zorlu olabilir.
Varisli damarların duvarlarındaki incelme, zayıflama ve yırtılma sonucu varisli damarlarda kanama, iltihap ve pıhtı oluşumu görülebilir. Varisli damarların kanaması, ciltte küçük ya da büyük kanamalara sebep olabilir. Kanamanın durdurulması için basınç uygulanması, yaranın temizlenmesi ve pansuman yapılması gerekir. Damar duvarının enfeksiyon kapması sonucu varisli damarlarda iltihap gelişebilir. İltihap; damarda kızarıklık, şişlik, ağrı ve ateşe yol açabilir. Tedavisi için antibiyotik kullanılabilir. Damar içindeki kanın katılaşması sonucu varisli damarda pıhtı oluşabilir. Pıhtı; damarda ağrı, sertlik, şişlik ve kızarıklığa yol açabilir. Kan sulandırıcı ilaçlar pıhtı tedavisi için kullanılabilir. Pıhtının damardan kopup akciğere girmesi durumunda akciğer embolisi gelişebilir.
Varis Ne Zaman Tehlikeli Olur?
Varisin ne zaman tehlikeli olacağı varisin neden olduğu belirtilere ve komplikasyonlara bağlı olarak değişiklik gösterebilir. Varis bacaklarda ağrı, yanma, şişlik, ciltte renk değişikliği, çatlama, kramp, kaşıntı, ödem, kabuklanma ve kanama gibi pek çok farklı şikayete yol açabilir. Bu belirtiler aslında varisin cilt sağlığını bozduğuna ve kan dolaşımını zorlaştırdığına işaret eder.
Ayrıca varisli damarlarda kan pıhtılaşması ve damar tıkanıklığı oluşması da mümkündür. Buna bağlı olarak derin ven trombozu ya da akciğer embolisi gibi hayati risk içeren komplikasyonlar ortaya çıkabilir.
Derin ven trombozu, bacak damarlarında pıhtı oluşması ve oluşan pıhtının bacak damarını tıkaması durumudur. Damardan kopan pıhtının akciğere ulaşıp akciğer damarını tıkaması ise akciğer embolisi olarak adlandırılır. Bu durumlar şiddetli ağrı, göğüs ağrısı, bayılma, kan tükürme ve öksürük gibi belirtilere neden olur.
Tedavi edilmeyen varis bacakta yaralara da yol açabilir. Varisli damarlar nedeniyle ciltte kan basıncı artar ve cilt gerekli olduğu şekilde beslenemez. Sonuç itibarıyla ciltte renk değişimi, çatlama, kabuklanma ve kanama gibi sorunlar görülür. Ciltteki iyileşmeyen yaralar zaman içinde varis ülserlerini oluşturur.